Kanglı Türk boyunun, Orta Asya’dan göç sırasında yanına aldığı üç şeyden birisidir Sivas kangal köpeği; it, at ve koyun almışlardır yanlarına. Koyun o zamanlarda bu boyun tek mal varlığıydı, yeri geldiğinde yolda yemek olarak kullanıyorlardı, at; binek olarak kullanılabilecek en mantıklı hayvandı ve yol boyu at üstünde geliyorlardı, köpekler ise bu at üstündeki insanları koruyan, koyunlara çobanlık etmek ve etrafa yem ettirmemek adına onlarla beraber geliyordu.
Yani Sivas kangal köpekleri, ta Orta Asya’dan beri Türklerle beraber kalmış, neslini oradan beri devam ettiren, onlarla birlikte Anadolu’ya gelmiş, soyu da Türklere dayanan bir cinstir; öz be öz Türk malıdır.
Oluşundan beri Anadolu Çoban Köpeği olarak bilinen kangal ve karabaş köpekleri, uzun çalışma tarihlerine dayanan eski bir bekçi köpeğidir. (Anadolu’da her iki cinste de çoban köpeği olarak tanıtılıyor; fakat yurt dışında bu iki ırkı, çoban köpeği ve kangal köpeklerini ayıran bir oluşum mevcut. Kangal köpeğini tamamen kendi ırkında ve bekçi köpeği olarak değerlendirirken; diğerlerini Anadolu çoban köpeği – çoban köpekleri olarak değerlendiriyorlar.)
Sivas kangal köpeklerinin köklerini Tibet Mastiff ve Romalı Mollosian köpek ırklarından geldiği, 4000 yıldan daha önce bir sürede var olduklarını tahmin ederek, mükemmel içgüdüsü, sahiplenmesi ve koruyuculuğu bakımından bugün Anadolu coğrafyasında besi hayvanlarını koruma, besi hayvanlarına karşı olabilecek – besi hayvanlarına zarar verebilecek – kurt, ayı gibi türlere karşı savunma anlamında mükemmel bir araç olarak kullanılmaktadır.